Büyük tahıl ihracatçısı Ukrayna'nın Karadeniz'deki sevkiyatlarında bir kez daha Rusya'nın askeri tehdidiyle karşı karşıya kalmasının ardından, küresel tahıl ihracatı görünümünün değiştirilmesi gerekti. Durum, aşırı sıcakların Asya'daki dünyanın en büyük ihracatçılarının ürünlerini yok etmesi ve Hindistan'ın pirinç ihracatını kısmen yasakladığını duyurmasıyla daha da kötüleşti.
Azalan tahıl kaynakları ve sıcak hava dalgalarından oluşan bu mükemmel fırtına, küresel gıda güvenliğinin zor durumda olabileceğine dair korkuları alevlendirdi. Peki, bu endişeler sağlam temellere dayanıyor mu?
Rusya'nın Ukrayna'yı işgali gıda kaynakları açısından neden bu kadar tehlikeli oldu?
Moskova'nın Temmuz 2023'te Karadeniz Tahıl Girişimi'nden çekilmesinden bu yana, on milyonlarca ton ürünün Ukrayna'dan güvenli geçiş garantisi yok.
Rusya, ülkenin Karadeniz limanlarını abluka altına aldı ve tahıl taşıyan gemiler, güçlerinin sürekli saldırı tehdidi altında.
Türkiye ve BM, Ukrayna tahıl gemilerinin engelsiz geçişine olanak sağlayacak anlaşmayı yeniden hayata geçirmek için şu anda Moskova ile görüşmelerde bulunuyor. Ancak Başkan Vladimir Putin, Pazartesi günü Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından, öncelikle Batı'nın Rusya'nın tarım ihracatını kolaylaştırmasını talep etti.
Hem Rusya hem de Ukrayna, dünyanın en önemli tarım üreticilerinden ikisi ve gelişmekte olan Afrika ülkelerinin çoğunun güvendiği buğday, mısır gibi tahıllar ile kolza tohumu ve ayçiçeği tohumu gibi yağlı tohumların başlıca tedarikçileridir.
BM'ye göre, Karadeniz Tahıl Girişimi yürürlükteyken, düşük ve orta gelirli ülkeler toplu olarak bu limanlardan ayrılan tahılın yüzde 57'sini aldı.
Dünya çapında gıda yardımı sağlayan Dünya Gıda Programı, geçen yıl buğday tedariğinin yarısını Ukrayna ihracatından, bu yıl ise dörtte üçünden fazlasını Somali, Sudan, Yemen gibi gıda güvenliği düşük olan ülkelere göndererek sağladı.
Diğer Afrika ülkeleri de tahıllarının büyük bir kısmını Karadeniz üzerinden ithal etmektedir.
Afrika Kalkınma Bankası (ADB), 54 Afrika ülkesinden 15'inin buğdaylarının yarısından fazlasını Ukrayna veya Rusya'dan satın aldığını tahmin ediyor.
Bu ülkelerin birçoğu yüksek enflasyonla ve nüfuslarını beslemede giderek artan zorluklarla karşı karşıya; gergin ve belirsiz jeopolitiğe bir tepki olarak güçlenen doların durumu sorunu daha da artırdı.
OECD Ticaret ve Tarım Direktörü Marion Jansen, "Bu ülkelerden bazıları üçlü şokun kurbanı oldu" diyerek “Başlangıçta tahılın dolar fiyatı arttı. Üstelik dolar daha da pahalılaştı. Üstelik bu ülkeler lojistikte tedarik zinciri şoklarından da acı çekiyorlardı.” ifadelerini kullandı.
Aşırı sıcaklar Asya'daki mahsullere zarar veriyor
Küresel gıda güvenliğini tehdit eden sadece savaş değil, aynı zamanda hava koşulları da. Hem pirinç hem de buğday tedariki artık endişe verici kıtlıkla karşı karşıya.
Çin'in tahıl üretimi, özellikle El Nino'nun yoğunlaşması nedeniyle aşırı sıcaktan önemli ölçüde zarar gördü. Sıcaklık ve yağışta değişiklikleri tetikleyen iklim olgusu, Asya genelinde tahıl üretimini etkiledi.
Eylül ayındaki yağışların azalmasına ilişkin tahminler, arzın daha da kesintiye uğramasıyla tehdit ediyor.
Jansen, "Hala bunların (Çin'deki tahıl üretiminin) resmi rakamlarının ortaya çıkmasını bekliyoruz, ancak bunlar piyasaları etkileyebilecek şeyler" diye açıkladı.
Bu arada, küresel pirinç ihracatının yüzde 40'ını oluşturan Hindistan, ülke içindeki yüksek fiyatları frenlemek ve esas olarak Hindistan pirinç ihracatını yarıya indirmek amacıyla basmati olmayan beyaz pirinç ve kırık pirinç ihracatının yasaklandığını duyurdu.
Yağmurun olmayışı Avustralya'nın buğday üretimini de olumsuz etkiledi.
Tarım komisyonculuğu IKON Commodities'in danışmanlık hizmetleri müdürü Ole Houe, Reuters'e verdiği demeçte, "Buğday üretimi, ilk tahminimiz olan 33 milyon tondan üç milyon (metrik) ton daha düşük olacak." dedi. "Eylül ayında kuraklık devam ederse mahsulün daha da düşük olacağını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Gıda pazarında ne kadar ürün eksik?
Ukrayna'da tahıl ihracatının durması ve sıcakların Asya'da mahsul üretimini olumsuz etkilemesi nedeniyle, ne kadar bir açığın olduğunu merak ediyor olabilirsiniz.
Temmuz ayında, BM Gıda ve Tarım Örgütü rekor düzeyde üretim öngörmüştü: 2023'te 2 milyar 819 milyon ton; bu, bir önceki yıla göre yüzde 1,1 artış anlamına geliyor.
O tarihten bu yana, Uluslararası Tahıl Konseyi'nin Ağustos ayı tahminlerinden elde edilen son veriler, üretimin daha düşük olduğunu ancak aynı zamanda dünya çapında 2.230 milyon tonun biraz altında üretimle güçlü bir küresel üretime işaret ediyor.
Raporda ayrıca küresel arz belirsizliğinden kaynaklanan artan risklere de dikkat çekiliyor.
Konsey, Ukrayna'daki durum nedeniyle tahıl ve yağlı tohumlarda fiyat artışını göz ardı etmiyor. IMF daha önce, Karadeniz Tahıl Girişimi yeniden başlatılmadığı takdirde tahıl fiyatlarında yüzde 10-15 oranında artış olacağını tahmin ediyordu.
Ancak OECD'ye göre son olayların küresel gıda endüstrisinde sismik bir değişime neden olması pek olası değil.
OECD Ticaret ve Tarım Direktörü Marion Jansen, “Şimdi Kanada, Avrupa ve Çin gibi yerlerdeki hava koşulları nedeniyle hafif bir aşağı yönlü düzeltme görüyoruz.” dedi Jansen. "Şu ana kadar yenilenen büyük fiyat artışları açısından büyük şoklar beklediğimiz izlenimine sahip değiliz. Üretim ayarlandı, lojistik zincirleri ayarlandı ve bu olmaya devam edecek" ifadeleri kullandı.
Jansen, "Böyle durumlarda çok önemli olan, ülkelerin sakin kalması ve örneğin yeni ihracat kısıtlamaları getirerek piyasadaki tedirginliğe katkıda bulunmamasıdır çünkü bu, fiyatları yeniden yukarı çekebilir" diye ekledi.
Özellikle ülkenin Kazakistan ile birlikte beklenenden daha iyi bir tahıl rekoltesi öngördüğü göz önüne alındığında, Ukrayna ihracatını tam potansiyeline geri döndürmek hayati önem taşıyor. Ancak Moskova ile Batı arasındaki görüşmelerin durması nedeniyle tahıl anlaşmasının geleceği belirsizliğini koruyor.
Yine de genel üretim Amerika kıtasındaki kışlık buğday üretimiyle desteklenebilir. ABD'nin güney eyaletlerinde kasım ayından şubat ayına kadar ortalamanın üzerindeki yağışlardan faydalanma şansı oldukça yüksek: El Nino'nun olumlu bir yan ürünü.
Güney Amerika havasının, 2024'ün başlarında hasat edilecek soya fasulyesi ve mısır için de mahsul dostu olması bekleniyor.