Suudi Arabistan merkezli el-Arabiya televizyonuna konuşan el-Şara, "Eğer Esad rejimi devrilmeseydi, bölge büyük bir savaşın içine sürüklenebilirdi," diyerek kritik bir müdahalede bulunduklarını ifade etti.

KRİTİK BİR NOKTA

Ahmed el-Şara, Esad rejiminin devrilmesinin yalnızca Suriye için değil, Orta Doğu genelinde barış ve istikrarın sağlanması adına önemli bir adım olduğunu vurguladı. Şara, "Bölgenin savaşın eşiğine geldiği bir dönemde rejimi değiştirdik. Bu sayede, hem Suriye’nin geleceğini hem de Körfez ülkelerinin güvenliğini garanti altına aldık." dedi.

BİR SAVAŞ OLABİLİRDİ

El-Şara, Esad rejimi yerinde kalmaya devam etseydi, İsrail’in Suriye’ye yönelik bir işgal planı olduğunu ve bu durumun İran’ı Suriye’deki varlığını güçlendirmeye iteceğini belirtti. "Eğer biz bu kritik adımı atmasaydık, İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırıları, Türkiye ve İran’ın da içinde yer alacağı geniş çaplı bir savaşa neden olabilirdi." dedi.

STRATEJİK BİR DENGEDE DURDUK

Şara, Suriye’nin geleceği için attıkları adımların İsrail’in bölgedeki hesaplarını da bozduğunu ifade etti. "Biz, İsrail’in Suriye’yi askeri olarak hedef almasını önleyerek yalnızca ülkemizi değil, bölgedeki diğer ülkelerin de güvenliğini sağladık. Türkiye’nin bu süreçteki hassasiyetini de göz önünde bulundurarak adımlarımızı şekillendirdik." diye konuştu.

YENİ BİR DÖNEM

El-Şara, açıklamasının sonunda, Suriye’nin yeni dönemde bölge ülkeleriyle iş birliğini artırmayı ve bölgesel krizlerin çözümünde aktif bir rol üstlenmeyi hedeflediğini dile getirdi. "Yeni yönetim olarak, komşularımızla barış ve refahı önceleyen bir döneme geçiş yapmak istiyoruz. ifadelerini kullandı.

Uzmanlar, Ahmed el-Şara’nın açıklamalarının, Suriye’nin dış politika vizyonundaki değişimi ve Türkiye ile kurulacak yeni ilişkilerin bölgesel denge üzerindeki olası etkilerini işaret ettiğini belirtiyor.

Gazze'de 45 bin 885 kişi hayatını kaybetti Gazze'de 45 bin 885 kişi hayatını kaybetti

Daily Ummah

Editör: Furkan Özsoy