Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Çin’e gerçekleştirdiği resmi ziyaretlerde yaptığı görüşmelerde Uygur Türkleri, ekonomik ve küresel konular ele alındı.
Çin’e resmi ziyaret gerçekleştiren Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Pekin’de Çin Komünist Parti (ÇKP) Merkez Komitesi Politbüro Üyesi ve Hukuki İşler Komisyonu Başkanı Çen Vençing, Devlet Başkan Yardımcısı Han Zheng, Dışişleri Bakanı Wang Yi ve Urumçi’de Sincan Uygur Özerk Bölgesi (SUÖB) Parti Sekreteri Ma Xingrui ve SUÖB Valisi Erkin Tuniyaz ile görüştü. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Bakan Fidan’ın Çin ziyaretinte Uygur Türkleri, ekonomik ve küresel konular ele alındı.
Uluslararası yatırımlarının toplamı 1,3 trilyon dolar olan Çin’in Türkiye’deki yatırımları 5,1 milyar dolar tutarında. Ekonomik alanda Çin makamlarına verilen mesajlarda, Çinli şirketlerin Türkiye’ye doğrudan yatırımlarının teşvik edilmesinin beklendiği aktarıldı. Çin’in Asya’da birinci, dünyada üçüncü büyük ticaret ortağı olduğu vurgulanırken, Türkiye’nin aleyhine seyreden ticaret açığının azaltılmak istendiği belirtildi. Ayrıca görüşmelerde, Çin’in özellikle tarım ve gıda ürünlerinden daha fazla ithalat yapması ve daha fazla Çinli turistin Türkiye’ye seyahatinin teşvik edilmesinin beklendiği aktarıldı. Çin ile nükleer dahil enerji konusunda işbirliği yapılmak istendiği belirtildi.
Filistin’in barışı için Türkiye ve Çin’den ortak çalışma
Filistin konusunda hem Türkiye hem Çin, Gazze’de bir an önce ateşkes ilan edilmesi ve iki devletli, başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırları temelinde bir barış anlaşması sağlanmasını istendiği vurgulandı. Görüşmelerde, Türkiye ve Çin’in Filistin’de barışın sağlanması için birlikte çalışma yürüteceği belirtildi. Öte yandan Tayvan konusunda Türkiye’nin tutumunun ‘tek Çin’ politikasını izlediği aktarıldı.
Bakan Fidan’ın Urumçi’ye gerçekleştirdiği ziyaret, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2012 yılında başbakanlık döneminde gerçekleştirdiği ziyaretten bu yana yapılan en üst düzeyli ziyaret oldu. Uygur Türklerinin Çin ile Türk dünyası ve Çin ile İslam dünyası arasında bir köprü olduğu belirtilerek, etnik, dini ve kültürel bağlara sahip olunan Uygur Türkleri’nin Türkiye için önemi vurgulandı. Çin’in egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyulduğu ifade edilerek, Uygur Türklerinin ve Çin’de yaşayan diğer tüm halkların refah ve huzur içinde olmasının dan ürkiye’yi fazlasıyla memnun edeceği aktarıldı. Uygur Türklerinin kültürel haklarının korunması ve değerlerini yaşaması konusunda Türk dünyasının ve İslam dünyasının hassasiyetlerinin giderilmesi ve bunu ortaya çıkaran nedenlerin tamamen ortadan kalkmasının herkes bakımından büyük fayda sağlayacağı dile getirilerek, bu konudaki algının değişmesinin ancak Çin’in atacağı adımlarla mümkün olacağı belirtildi.