Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Hem millet yoruldu ve bunaldı hem de iktidar yoruldu, yıprandı ve mental yorgunluk hat safhaya çıktı. Artık aktörlerin değişmesi lazım” diyerek erken seçim çağrısı yaptı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Giresun’da düzenlediği basın toplantısında gerçekleştirdiği ziyaretlerde en çok karşılaştıkları sorunların başında geçim derdi, yoksulluk ve enflasyonun geldiğini belirterek, tarım sektöründeki zorluklara da değindi. Erbakan, “Türkiye’nin gündemi son derece sıcak. En önemli gündem bizim bu belediye ve teşekkür ziyaretlerimiz sırasında da karşımıza çıkan geçim derdi, yoksulluk, enflasyon ve ekonomik sıkıntılar. Tabii bununla beraber çiftçinin durumu, tarım kesiminin durumu emekliden ve asgari ücretliden farklı değil. Giresun’da fındığın memleketindeyiz. Ziraat Odası fındığın kilogram maliyetini 147 lira olarak hesap ediyor. Devlet ne kadar alım fiyatı açıklıyor; 135 lira. Peki fındık şu anda ne kadara satılıyor; 115 lira. Tüccar neden 115 liraya alıyor, çünkü fındık üreticisinin arkasında devlet durmuyor. Ben bunu yüksek fiyatla hepsine alım garantisi veriyorum, hepsini alacağım, sen tüccara mahkum değilsin noktasına gelmiyor. Halbuki merhum Necmettin Erbakan hocamız, 54’üncü hükümette bunu yaptı. Hem yüksek bir fiyatla fındığın alınmasını sağladı hem de fındık üreticisini, Karadeniz insanını bir avuç tüccarın insafına mahkum etmedi. Şimdi bu ortamda çiftçinin ve köylünün adım atacak hali yok. Emeklinin, işçinin ve asgari ücretlinin de adım atacak hali yok” diye konuştu.
SİYASİ AKTÖRLERİN DEĞİŞMESİ LAZIM
Erbakan, ülkenin ekonomik zorluklar içinde olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin erken seçime gitmesi gerektiğini savundu. İktidarın yıprandığını ve mental yorgunluk yaşadığını söyleyen Erbakan, “Bu nedenle Türkiye’nin bir erken seçimi gündemine alması ve 2025 yılının sonu veya 2026 yılının ilkbaharında bir erken seçimle mutlaka siyasette bir değişikliğin gerçekleşmesi lazım. Hem millet yoruldu ve bunaldı hem de iktidar yoruldu, yıprandı ve mental yorgunluk hat safhaya çıktı. Artık aktörlerin değişmesi lazım. Bir değişikliğin gerçekleşmesi lazım. Bunu milletimiz ziyaretlerimizde açık bir şekilde ifade ediyor. İnşallah bizde bu iktidarı gerçekleştirmek için iki koldan çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bir tanesi belediyemizin yapacağı hizmetler, bizi milletimizin gözünde daha da yukarıya taşıyacak. Belediye yönetiminde milli görüş farkını ortaya koyduğumuz zaman milletimiz merkezi hükümeti de bizlere teslim etmek için daha rahat bir şekilde hareket edecek” diye konuştu.
İDAM GERİ GELMELİ
Fatih Erbakan, son günlerde yaşanan cinayet ve suç eylemlerine de değinerek, idam cezasının caydırıcı bir önlem olarak getirilmesi gerektiğini söyledi. Ancak sadece ceza vermenin yeterli olmayacağını, toplumun ahlaki ve manevi değerlere sahip bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirten Erbakan, “Artık toplum olarak buna dayanacak, bunu kaldıracak halimiz kalmadı. İdam cezasının getirilmesi caydırıcılık noktasında faydalı olacaktır. Ancak bununla beraber toplumun dönüştürülmesi, ahlaki ve manevi kalitesi yüksek bir toplum haline getirilmesi, Allah korkusuna, ahiret bilincine, haram ve helal bilincine sahip, milli ve manevi değerleri gerçekten kalbine indirmiş bir neslin yetiştirilmesi de bu noktada en az idam cezası kadar önemli. Bu noktada eğitim müfredatının ıslah edilmesi son derece büyük önem taşıyor. Siz milli ve manevi değerleri veremiyorsunuz. Deist ve ateist bir nesil yetiştiriyorsunuz. Felsefe dersinde pozitivizm adı altında ateizm propagandası yapılıyor. Biyoloji dersinde evrimin propagandasını yapıyorsunuz. Ondan sonra da cinayetler artıyor, suç oranları artıyor, hırsızlık artıyor, terör artıyor, uyuşturucu artıyor. Sonra da bunlardan dert yanıyorsunuz. Eğitim müfredatının ıslah edilmesi, imam hatiplerin taşıdığı mana ile uyumlu hale getirilmesi ve tabii bununla beraber idam cezasının da getirilmesi son derece büyük önem arz ediyor” şeklinde konuştu.